Bilgisayara Virüs Bulaştığını Nasıl Anlayabiliriz?

Cevap vermeden önce şunu belirtmek gerekiyor. Virüs nedir, malware (kötücül yazılım) nedir? Virüs, bilgisayarınıza zarar vermek için kendisini kopyalayabilen, sisteminizi bozabilen ve verilerinizi yok edebilen bir kod parçasıdır.

Virüs vs. Malware

Malware ise Truva atları, casus yazılımlar, trojanlar, adware, fidye yazılımları veya virüs içeren kötü amaçlı yazılımdır. Dolayısıyla mantık şöyledir: Tüm virüsler kötü amaçlı yazılımlardır fakat tüm kötü amaçlı yazılımlar virüs değildir.

Virüsler eski tehdit olarak kabul edilir. Bununla demek istediğimiz, virüsler bir süredir etraftadırlar ve çok fazla değişmemişlerdir. Bugünün siber suçluları tarafından sık kullanılmazlar, bu yüzden birçok anti-virüs şirketi; solucanlar ve kötü amaçlı rootkitler gibi virüslerden daha fazlası olan kötücül yazılımlarla mücadele etmek için evrimleşmişlerdir.

Peki bu durumda anti-virüs şirketleri neden kendilerine hala anti-virüs diyorlar? Virüsler 90’lı yıllarda büyük problem olmaya başladığı için güvenlik şirketleri onlara karşı koymaya yöneldi. Böylece anti-virüs terimi doğdu. Pazarlama aracı olarak bu terim kullanıldı. İnsanlar böylece bilgisayar virüslerine ve sisteme yaptıklarına aşina oldular. Fakat pek çok insan malware’in ne olduğunu ve yapabildiklerini bilmiyor.

Karşılaştır ve Kıyasla

Her ne kadar anti-virüs firmaları kimi kötücül yazılımlarla uğraşıyor olsa da anti-virüs ve anti-malware yazılımları arasında önemli farklılıklar vardır. Bu şirketleri farklı kılan kötü amaçlı yazılım türleri ve bunlarla nasıl başa çıktıklarıdır.

Anti-virüs, genellikle Truva atları, virüsler ve solucanlar gibi eski, daha köklü tehditlerle ilgilenir ve imza tabanlı çalışır. Anti-malware ise, aksine genellikle polimorfik malware ve sıfır-gün istismarlarının yol açtığı malware gibi yeni nesil sorunlara odaklanır, sezgisel tabanlıdır. Anti-virüs, kullanıcıları tahmin edilebilir, güncel olarak zararlı olan yazılımlardan korur. Anti-malware, kullanıcıları tahmin edilemeyen ve zararlı gözükmeyen tehditlere karşı korur. Ayrıca anti-malware kurallarını genellikle anti-virüslerden daha hızlı bir şekilde günceller. Yani internette gezinirken karşılaşabileceğiniz yeni bir kötü amaçlı yazılıma karşı en iyi korumayı sağlar. Buna karşılık anti-virüs, USB veya e-posta eki gibi geleneksel bir kaynaktan alabileceğiniz kötü amaçlı yazılımlar karşısında en iyisidir.

Bu Durumda Hangisini Seçmelisiniz

Hiçbir teknoloji her tehditi yakalayamaz, bu yüzden güvenlik uzmanları katmanlı bir yaklaşımı önermektedir. Farklı açılardan tehditlere bakan birden çok ürüne sahip olmak her zaman tek açıdan bakan bir ürüne sahip olmaktan iyidir. Anti-virüsler her ne kadar kimi kötücül yazılımları engelleyebilse de asla bir anti-malware yazılımı kadar yardımcı olamazlar.

Son yıllarda pek çok şirket, hastane, finans kurumu ve kamu kuruluşundaki yüzbinlerce cihaz kötücül yazılımlardan etkilendi ve bu kurumlar çok büyük sıkıntılar çekti. Bu kurumların çoğunun ileri düzeyde güvenlik sistemi vardı, anti-virüs, firewall, e-mail security gibi güvenlik ürünleri kullanıyorlardı. Yine de sipesifik yazılan bir kötücül yazılım, sistemlerine girebildi. Gelişmiş bir anti-malware çözümü olan Malwarebytes bu gibi yazılımları algılamak için yapay zeka ve makine öğrenimi kullanmaktadır, linkten anti-virüs firmalarının kaçırdığı fakat Malwarebytes’ın yakaladığı tehditleri anlık olarak görüntüleyebilirsiniz

Modern makinelerde, iki gerçek zamanlı tarayıcıyı aynı anda çalıştırmanın performans etkileri konusunda endişelenmenize gerek yok. Çünkü Malwarebytes sisteminizi yormaz, çalıştırması kolaydır ve anti-virüslerle beraber çalışmak için tasarlanmıştır. Eğer bütçem hem anti-virüs hem anti-malware yazılımına yetmiyor diyorsanız da Malwarebytes çözümlerinin sisteminizi güncel tehditlerden korumak için en iyi seçeneğiniz olduğunu belirtmek isteriz.